Çarşamba, Mart 10, 2010

There is a Vogue, You Know?

Alttaki görüntü belki de artk pek çok şeyin açıklaması olmalı bize...
Biz artık modaya merak salan, gün geçtikçe yeni yeni designerlara sahip olmaya başlayan,
moda konusunda at gözlüklerini bir kenara bırakıp içinden geldiği gibi giyinmeye başlayan,
farklılıktan dolayı çevresinden yavaş yavaş tepki toplamamaya,
yani modanın 'Normal' hale gelmeye başladığı bir ülkeyiz....
Uluslararsı markalrımız olabilir ama uluslararsı designerlarımız pek olmadı şu ana kadar...
Bir Erdem, bir Hüseyin, bir Atıl, bir Dilek, bir Arzu vs yoktu bizi dünyaya şimdiden daha çok tanıtan...
Artık bizim de (her ne kadar içimizde kalan gelenekleri böyle organizasyonlara ısrarla adapte etmeye çalışsakta bakınız. kurdele kesimi) bir Fashion Week imiz bir Fashion Days imiz oldu...
Olsun varsın düşelim daha önce hiç mi düşmedik tekrar kalkarız hatalarımızdan ders alarak herşey ilk seferinde mükemmel olucak diye bir şartımız yok hayatta...
Herkesin bir 2. şansı haketmesi misali...
Her sene daha da güzel olur, dünyaca ünlüler bir önceki sezonlarını değil yeni sezonlarını bizde ''görücüye'' çıkarır...
Evet peki bunu kim sağlar kimler sağlar neler sağlar...
Bir kere ülkemiz için en büyük adım atılmıştır Vogue Türkiye ile...
Dünyadaki en prestijli derginin bir edisyonunun biz de olması...
Biz de artık modanın kalbinin attığı yer olabilirz, artık o şans elimizde...
Çoğu insan modayı vücudunu kapatmak olarak algılayabilir, modaya düşkün insanlara hayatında bir amacı olmayan insan olarak bakabilir..
Ama moda sanattır...Peki sanat nedir?
Bunun cevabını bilen insan zaten modayı seven insandır...
Ve gördüğünüz gibi Seda Domaniç ve Anna Wintour (bilmeyen ciddiye almaz o Devil Wears Prada ya konu olan kadındır) yanyana...
Peki bundan bize ne pay düşücek?       
Çok şey çoook...
Hayırlı olsun Türkiye...



PIC: voguemag.com

1 yorum:

  1. Oh how cute love it
    http://pinacoladakisses.blogspot.com/

    YanıtlaSil